
Havada Bulut Yok Bu Ne Dumandır
Acının yaşanması da kültüreldir. Evladını kaybeden Doğulu bir anne saçlarını bir daha uzatmamak üzere keserken muradının bittiğini, yeşilinin kuruduğunu anlatır. Doğu’nun başka bir yerinde aynı […]
Acının yaşanması da kültüreldir. Evladını kaybeden Doğulu bir anne saçlarını bir daha uzatmamak üzere keserken muradının bittiğini, yeşilinin kuruduğunu anlatır. Doğu’nun başka bir yerinde aynı […]
Karadır kaşların ferman yazdırır Bu aşk beni diyar diyar gezdirir Lokman Hekim gelse, yaram azdırır Yaramı sarmaya yar kendi gelsin 1940’lı yıllar… İnsanı gösteren yüz, […]
Seher vakti… Kuşların kara bir geceden sonra ışığa kavuştuğu an… Sevinçten deli gibi dört bir yana kanat çırptıkları vakit… Seher vakti… Göze, gönle zenginliğin düştüğü […]
Hemen hemen her aşk türküsünde kavuşamamak vardır. Gençler, birbirini sever; evlenmek ister ama kızın ailesi bu evliliğe karşı çıkar. Karşıtlığı, gerilimi aileler oluşturur. Mayil ile […]
93 Harbi… Allahuekber Dağları… Bir bölgenin savunması, yedek subay Erzincanlı yedek subaya verilir. Teğmen de emrindeki askerler gibi çok genç… Daha kuzu… Daha kınalı keklik […]
“Aman geze geze de yüreğime dert oldu Ağlaya ağlaya gözlerime kan doldu.” Sevmesine izin verilmeyen genç bir adamın sitemidir bu türkü. İnsan sever de sevgisi […]
“Niye çattın kaşlarını Bilmiyom yâr suçlarımı” Çocuk masumiyetinde bir türkü… Suçunu bilemeyen koca bir adam… Dünyayı tanımaya başlayan bir çocuk kadar şaşkın… Sevdalandığı kadın kaşlarını […]
Bir sanat yapıtı ya da folklor öğesi, oluştuğu toprağın ekonomik koşullarından ayrı tutularak incelenemez. Her ikisi de o ekonomik koşullarda var olur. Türküyü de bu […]
Halk edebiyatında kimi şiirlerdeki benzetmeler insanı şaşkınlığa düşürecek kadar inceliklidir. “Eski Libas Gibi” adlı koşmanın sözleri Seyrani’ye ait… Koşma, sonraları türküye evrilir. Dupdurudur sözler. İçindeki […]
Söz yakar mı? Yakar. Acıtır mı? Acıtır. Yanar mı peki? Hem nasıl… Ha söz ha köz… İnsan, kimi zaman közde yürüse yanmaz da bir tek […]
Bir keklik yakalanınca diğer kekliklere dertlenir. Diğer kekliklere gam düşer, acı düşer, hep bir ağızdan acı acı ötmeye başlarlar. Yakalanan bir keklik, dertli dertli öttükçe […]
Ardıç ağacını gördünüz mü hiç Her mevsim yeşil kalan, kayalıklarda dahi yetişen, özen istemeyen bir ağaç… Eskiden Anadolu’da evlerin ortasına dikilirdi. Dayanıklı, kurusa bile kolay […]
Bir gün… Günün birinde… Bir sabah vakti… Sabahın da seher vakti bülbülleri avazda… Bülbül, çatlayıp ölecek az sonra. Gül de din var iman yok. Gül; […]
İnsan umutsuzluğa kapılmaya görsün bir kere. Feleği şaşar da yerde mi, gökte mi geziyor, bilemez. Yeter ki acı, umutsuzluk insanı vurmasın. Yürek bu… Yanınca dökülen […]
Belki de geçmişi değilse bile nefret ve kin duygularını unutmak en doğrusu… Bu unutmak, toplumsal belleğin sıfırlanması anlamında bir unutmak değil. Tam aksine toplumsal belleğin […]
Dağlara bakıp da dağların ardını görmediğiniz anlar oldu mu hiç? Dağların ardını görememek kötü… Yaman andır o an. Patlayacak gibi olunan bir an… Biri gülden […]
Dur Dağı… Abdal Musa’nın dağı… Abdal ile semaha duran dağ… Kaygusuz Abdal, Abdal Musa’nın yanında terbiye görmek, dergâhına katılmak ister. Abdal Musa, keramet sahibi olduğunu […]
Çaresizlik dert demek… Derdi de aşan yorgunluk, kimsesizlik… Namıdiğer naçarlık… Eli kolu bağlı olmak, dört bir yan çölde, dört bir yanın denizde olmak… Araf’ta kalmak… […]
Dağlarda ceylanlar olurdu. Eskiden, ta çok eskiden… Şimdi görülmüyor. Onlar da kaçmış uzaklara. Ta çok uzaklara… “Kaç Kuzulu Ceylan Kaç” diye bir türkü var. Bir […]
Yaş ilerledikçe insanı pek çok şey yoruyormuş. Geç anladım. Türküler örneğin… Yormak da değil, adeta yakıyor. Bir türkünün yaktığını da geç anladım. Türküler yakarmış meğer. […]
Copyright © 2017 - Tüm hakları saklıdır.