Babalar Neden Erken Ölür? -VIII- >>
Güneş doğmak doğmamıştı daha. Alaca karanlığı dövüyordu Arap bülbülleri. Aşağı indim, tulumbadan su çekip yüzümü yıkadım. Ablam elinde iki sırıkla yanıma geldi.
– Günaydın, Çınar. Hazır mısın?
– Zeytin toplamak kolay değil, dedim.
Sırığın biri bana verip ilk zeytin ağacının altına genişçe bir savan serdi. “Babam uyanınca kahvaltı yaparız.” dedi. Yere yakın dallardaki yeşil zeytinleri ellerimizle sıyırdıktan sonra ulaşamadığımız dallardakileri zeytinleri sırıklarla düşürüyorduk. Sırıkların ulaşamadığı zeytinleri de ağaca çıkıp topluyorduk. Kollarımda derman kalmamıştı.
Ablam, yorulduğumu görünce “Sen hamlamışsındır. Bırak, ben hallederim.” dedi. Annem kokulu ablam haklıydı. Hamlamıştım ama bırakmaya da niyetim yoktu. Babamı eşikte görünce ikimiz de hemen yanına koştuk. Babam yorulduğumu anladı hemen. Bir şey demedi. Koluna girdim, divanına götürdüm. Terli yüzümü öptü. Beni ve ablamı işaret edip eliyle zeytinleri döver gibi yaptı. Sonra sağ eli kendine döndü. Ablam anlamıştı babamın üzüldüğü şeyi:
– Olur mu baba zevk alıyoruz biz zeytinleri toplarken.
– Evet, baba sen dinlen. Biz varken sana mı düşer zeytin toplamak, dedim.
Paytak, lacivert çizgili pijamasıyla öyle sevimliydi ki sarılıp öptüm. Ablam, kahvaltımızı hazırlamak için içeri girince babamın dizine, uzandım. Uyandığımda saat iki olmuştu.
Babamın sabahın dokuzundan ikiye dek, ben uyanmayayım diye dizini hiç kıpırdatmadan öylece kalmasına içim acıdı. Mutfağa gidip ablamdan özür diledim uyuyup kaldığım için. “Babam da hiç kıpırdamadan beş saat öylece kalmış.” dediğimde ablam, yüzümü ellerinin arasına aldı:
– Babam eğer seni uyandıracak bir hareket yapsaydı bize yardım edemediği için oluşan üzüntüsü ikiye katlanacaktı. Hiç hareket etmeden senin uyumanı sağlamakla yardım ettiğini düşünmüş olmalı. Bir de sana kıyamıyor. Sen Nazife’nin emanetsin, dedikten sonra gözlerimden öptü.
– Ama abla, kımıldamadan beş saat çok değil mi?
– Çok ama seni uyandırsaydı daha erken ölürdü, dedi.
Pencereden dışarıya bakarken altın sarısı yapraklarının arasında balı akıp ikiye yarılmış incirleri gördüm.
– Abla, dedim, hançer yarasına ne iyi gelir?
İlk yorum yapan olun