Kirden Arınmak

Kirden Arınmak

Zenginleşmenin sanatla bilimle uygarlaşmayla gerçekleşebileceğini unuttuğumuz an, paranın en büyük değer olduğuna inandığımız an insan yanımız da kirlendi. Kirlenmenin başladığı o anda da bizi ayakta tutan yaşama sevincimiz de kayboldu, ayakta duramaz olduk. Aydınlanmamız söndü. Kiri taşıyan ayak, nereye bastığını bilmez, taşıdığı ağırlıktan dolayı da düşer çünkü. Kir ayakta duramaz, yılan gibi sürünerek yaşamak zorundadır. Onun besleneceği her tür pislik aşağılarda, çöplüktedir çünkü. Güneş ve gökyüzü, her tür aydınlanma onu kör eder.

Aslında insan, parayı bulduğu gün kirlendi. Köpeğin önüne atılsa köpeğin yemeyeceği parayı, insan, en büyük değer olarak gördüğü gün kirlendi. Paradan başka bir şey düşünmemek, yaşama sanatının başka güzelliklerle oluştuğunu unutmak sevincimizi de yok etti. Yaşamına paradan başka bir şey ekleyemeyen biri, tüm zamanların yoksuludur, kalubeladan beri en kirli insandır. İnsan ki neden kirlendiğini düşünmez, o insan murdardır, yaşamın düşmanıdır.

Kapitalizmin felsefesi ve ideolojisi kirlenmeyi güzel görebilir. ‘Kirlenmek güzeldir’ diyebilir. Ama onlar kirlenmeye methiyeler düzseler dahi kir murdardır, onlar kirin ardındaki kârı düşünmektedir. Onlar ki allayıp pullayıp gölgeyi bile satarlarmış.

Şaşırmayı unutan toplum da kirlenir. Kir ve pas kaplar her yanı. Doğanın, sanatın, bilimin ve ilkyazda çiçek açan erik dalı karşısında şaşırmayan toplum, akıl, bilgi, ahlak kirliliği de yaşamak zorundadır… Hele ki kanla kirlenmiş bir tarihe soru sormayan bir toplum; çirkef, murdar bir yaşamı kabullenmiş demektir.

Kirlenen bir ruhun, aklın gözü görmez. Önüne ne gelirse biçer gider. Talan ikliminin zalimidir artık o kir. O güzele düşman, iyiye kindar olandır. O yeşilin düşmanıdır. Baharın, filizlenen bir dalın düşmanıdır. Kıpkırmızı bir gelinciğin üstünde sevişen bir çift kelebeğin düşmanıdır kir.

İnsan, salt ekmek peşinde koşan canlı değildir ki. Onun yaratması, üretmesi, yüreğinin de beslenmesi gerekir. Duygularını, düşlerini yok sayan biri insanlaşamaz. Asla. Yalnızca paranın peşinde koşan birey, yalnızca parayı göreceği için kirlendiğinin farkına da varamaz.

Düşleri, renkleri olamayan insan, suya inen ürkek bir ceylanı görebilir mi artık? Uzaklarda çok uzaklarda koyunların çıngıraklarını duyabilir mi bir daha? Uzaklarda, çok uzaklarda inleyen bir değirmenin sesini duyabilir mi? Yaz yağmurundan sonra toprağın kokusunu çekebilir mi içine? Kiri bunlara izin verir mi ya da?

Kendiyle hesaplaşmayan insan, asla ve de kata kirinden arınmaz. Ahlaki bir sorumluluktur oysa insanın kendiyle hesaplaşması. Bu erdemdir. Kir, bu hesaplaşmaların sonucunda yok edilir. Kim ki özüyle hesaplaşmaz, o kirlidir, erdemi yoktur.

Kapitalizm ve onun ideologları çevre kirlenmesini gündeme getirir durur. Oysa kültürel kirlenme varsa çevre kirliliği de vardır. O ideolog efendiler, kültürel kirlenmeyi örtbas etmek için ha bire çevre kirliliğinden dem vurur. Kola şişelerinin, izmaritlerin, poşetlerin çevreyi nasıl kirlettiğini anlatırlar. Yerden göğe haklılar.

Amma velâkin dünyayı asıl murdar eden şey bir kola şişesi, izmarit değildir sadece. Dünyayı asıl kirleten şey, kirli ruhtur, kirli vicdanlardır. Bundan hiç söz etmez o efendiler. Kültürel kirlenme varsa çevre kirliliği de vardır. Kültüründeki kirlenmeyi göremeyen elbette çevre kirliliğini de görmez, görse de aldırış etmez. İçi kirlenenin dışı da kirlidir çünkü.

Bir göz diğer göze bakmıyorsa, bir insan diğer insanı görmüyorsa bir insan iç hesaplaşması yapmıyorsa ve de parayı en büyük değer olarak algılıyorsa çevre de hep kirli olacaktır. Böyle bir kiri ne ummanlar ne Batı’nın pahalı parfümleri ne de Arabistan’ın misk-i amberleri temizler. Batılı efendiler, çamaşırlarının kirini yok eden değişik deterjanlar ürettiler ama ahlakın kiri için bir deterjan üretemediler hâlâ.

Kendini, kendine tanıtan bir hesaplaşmayı, tarihe doğru sorular sormayı bilmek ve paradan daha değerli kavramların olabileceğini kavramak doğru karardır. Asıl zenginliğin insanın insanı dinlemesiyle, insanın insana el uzatmasıyla oluşacağını bilmekse hem doğru bir karar hem de büyük bir erdemdir.

Kirlenmek kötüdür.

Amma velâkin… Ha söyle de söyle!

1 Comment

  1. Kirden Arınmak, başlıklı yazınızı çok beğendim Numan Bey.Adaletli bir dünyada yaşamak istayen herkes vahşi kapitalizmin dayattığı tek düşüncesi para olan algılara karşı çıkar. Kapitalizm insanı merkeze almaz. Onun anlayışı:Bir damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir. anlayışıdır.Selamlar,saygılar.

Yorumlar kapatıldı.