Seni Bekliyordum
seni bekliyordum
kum saatlerinin çılgınlığında
yıldızlara ve ay ışığına görünmeden
istasyonlarda ıslık çalarak
arıza yaparsa diye düşünmeden son tren
seni bekliyordum
elimde bir makas
zamanı biçiyordum
uzun kış gecelerinde hazirandın
şişede durduğu gibi durmuyordu aşk
gözlerimde halkalar biriktirerek bekliyordum seni
dizlerimde ise eskiden kalma o soğuk
sigara daha hızlı eriyordu zamandan
ben bir çeyrek nesildir bekliyordum seni
hiçbir şarkı yakışmıyordu ağzıma
hangi düşünceye tutunsam
soğuk bedenimi evhamlar eziyordu
bir şişe şaraptan azına razı değildim
gece uzun bekleyişin tadı ekşiydi
darmadağındı yağmur
sokaklar kendini yitirmişti
uyku öncesi son voltasını atıyordu tutkular
perde arkalarında sevişmenin bedeli iki kişiydi
sonra tutuştu korkular cehennemi
kötülük nasılsa tanrının eski işiydi
içime döktüm bütün şarapları